TÜRKİYE PETROLLERİ ANONİM ORTAKLIĞI (MİLLİ MARKA, MİLLİ PETROL ŞİRKETİ
TPAO) KENDİ KUYUSUNU KAZIYOR!..
Türkiye
Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) iştiraki olarak 1963'te "milli
marka" olarak kurulan "petrol ve türevleri dağıtım ve pazarlama şirketi" 250 bayiye ulaşan Türkiye Petrolleri'nin adı
bugünlerde (2014 yılı Mayıs, Haziran ve Temmuz ayları) reklam skandalı anılıyor. Şirketi 2 yılda ilk 8 şirket arasında
sokan Genel Müdür Mehmet Satır’dan görevi devralan Harun Şahbaz kurum imaj ve
itibarına zarar veren kararları ile sanki kurumun kuyusunu kazıyor. (ÜLKE HABER: Hakan
Göksel'in haberi)
Türkiye’nin milli
akaryakıt dağıtım şirketi Türkiye Petrolleri Dağıtım A.Ş son dönemde reklam
skandalı ile anılır oldu. 2014 yılı içerisinde farklı dönemlerde 2 aylık
gerçekleştirdiği TV ve radyo reklam hizmeti alımı ile tepkileri üzerine çekti. Tepkiye neden
olan TP tarafından ihale şartnamesine konulan kanallar ve radyolardı.
İzlenirliği ve dinlenilirlik ölçümleri dikkate alınmadığı gibi "çok
izleniyor" denilerek listeye alınan tematik kanallar ise ikinci
rahatsızlık konusu oldu. Edinilen bilgiye
göre TV kanalları ve radyolar, bizzat Genel Müdür Harun Şahbaz tarafından
belirlendi.
Şahbaz’ın siyasi
konjontör gereği ‘parelel yapı’ ile ilişkilendirilen medya gruplarına reklam
veremediği için hükümete yakın olduğu iddia edilen medya kuruluşlarını da
cezalandırmak için liste dışı bıraktığı öne sürüldü. Reklam verilen medyanın
muhalif ağırlıklı olması da dikkat çekti.
Şirketi 2 yılda
ilk 8 şirket arasında sokan Genel Müdür Mehmet Satır’dan görevi devralan
Harun Şahbaz'ın kararlarının kurum imaj ve itibarına zarar vereceği iddia
edildi.Ülke Haber,
Türkiye Petrolleri reklam dosyasını okuyucuları için değerlendirdi. TP’nin
medya satın alma ihalesini kazanan Arsel Reklamcılık ve TP Genel Müdürü Harun
Şahbaz'a kanal seçimindeki garabet ve ‘paralel’ iddialarını sordu.
TÜRKİYE
PETROLLERİ ANONİM ORTAKLIĞI
Türkiye
Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) 1954 yılında, 6327 sayılı kanunla, kamu
adına hidrokarbon arama, sondaj, üretim, rafineri ve pazarlama faaliyetlerinde
bulunmak amacıyla ülkenin tek milli petrol şirketi olarak kuruldu ve 60 yıldır
faaliyetlerini sürdürüyor.
Petrol
sektörünün ilklerini gerçekleştiren Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı
PETKİM, TÜPRAŞ, PETROL OFİSİ, BOTAŞ, DİTAŞ, İGSAS gibi 17 büyük kurum ve iktisadi devlet kuruluşunu Türkiye’ye
kazandırdı. TPAO, 1983
yılında yapılan yasal düzenlemeler sonucunda bugün sektöründe yurtiçi ve
yurtdışında, sadece arama, sondaj ve üretim faaliyetlerini gerçekleştiren bir
petrol şirketine dönüştü. Şirket 3 milyar liralık kayıtlı sermayesi ile
faaliyetlerini sürdürüyor.
TÜRKİYE
GENELİNDE 250 BAYİSİ VAR'(DI)!..
1963 yılında ana
kuruluşu TPAO’nun TP markasıyla kurduğu akaryakıt istasyonları, 16 Şubat
2006’da TPIC’in alt kuruluşu olarak TP Petrol Dağıtım LTD. adı
altında kuruldu. 15 Ocak 2007
tarihinde ise akaryakıt pazarlama faaliyetine başladı. 16.07.2009 tarihinden
itibaren TP Petrol Dağıtım AŞ olarak faaliyetlerine devam eden Türkiye
Petrolleri’nin 2012 yılının ilk altı ayında 160 istasyona ulaştı. Türkiye
Petrolleri, 2011 yılında akaryakıt satışlarında en büyük işlem hacimli 8 şirket
arasına girdi. Siyah ürün satışlarında 5. büyük şirket olmayı başardı. TP, 2012 yılında
ise toplam akaryakıt satışlarında 6. büyük şirket oldu. Nisan 2013 itibariyle
195 istasyon sayısına ulaşan TP, son bir sene içinde en hızlı büyüme gösteren
akaryakıt şirketi oldu. Türkiye’nin
milli akaryakıt dağıtım şirketi TP Petrol Dağıtım AŞ, Resmi Gazete'nin 22 Ocak
2013 tarih ve 28536 numaralı sayısında yer alan 2012/4152 sayılı Bakanlar
Kurulu kararıyla TPAO'ya bağlı TPOC'a devredildi. Artan bayii
ağıyla birlikte markalaşma yolunda tanıtıma da önem veren Türkiye Petrolleri
çeşitli mecralarda markasını ve sesini duyurmaya çalışıyor.
Türkiye’nin
milli akaryakıt dağıtım şirketi Türkiye Petrolleri Dağıtım A.Ş. son dönemde
reklam skandalı ile anılır oldu. 2014 yılı içerisinde “25 Haziran-25 Temmuz” ve
“15 Kasım-15 Aralık” döneminde açık ihale usulüyle gerçekleştirdiği reklam
hizmeti alımı ile tepkileri üzerine çekti. Şirket, reklam
hizmet alımı ihalesinde ölçümlenen kanallar arasında izlenirliği yüksek
olanları devre dışı bıraktı. İhale şartnamesinin ekine reklam verilmesi istenen
kanallar da eklendi.
Turkuvaz Medya
(Sabah, ahaber vs.), Star Medya (24TV), Kanal 7 Medya (Kanal 7, Radyo
7, Ülke TV) gruplarına ait kanallar ve radyolar Türkiye Petrolleri
tarafından listeye alınmaması dikkatleri çekti.
İzlenirliği
ölçümlenmeyen kanallar arasında da Bereket, Yaban, Supersport vb. tematik
kanallar “çok izleniyor” diyerek tercih edilmesi ise şaşkınlık yarattı. Sadece
TV kanallarında değil, radyolarda da aynı uygulama yapıldı. Türkiye’nin
“milli akaryakıt dağıtım şirketi” sloganıyla yola çıkan TP’nin medyaya yönelik
reklam yaklaşımı farklı soruları gündeme getirdi. Şirketin elindeki reklam
gücünü medya kuruluşlarına yönelik silah olarak kullandığı öne sürüldü.
Yönlendirmenin de kurumun genel müdürü tarafından gerçekleştirildiği iddia
edildi.
Başbakanlık
Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Kıdemli Proje Koordinatörü olan Harun Şahbaz,
TP Dağıtım Genel Müdürlüğüne 04 Mayıs 2010 atamayla geldi. Görevi, şirketi 2
yılda ilk 8 şirket arasında sokan Mehmet Satır’dan devralmıştı. 200’e yakın
istasyonuyla Türkiye’nin milli markası olma yolunda ilerleyen Türkiye Petrolleri’nin
reklam kampanyası için açtığı ihale şirketin imajına zarar verdi. Şirketin imajına
zarar veren karar; reklam planlamasında kanalları belirleyen Genel Müdür Harun
Şahbaz’a aitti. Listede yer alan kanallar ihale şartları ile çelişiyordu.
Türkiye’nin en çok izlenen kanalları ve radyoları liste dışında bırakılmıştı.
Reklam verilen medyanın muhalif ağırlıklı olması gözlerden kaçmadı.
Şahbaz’ın bu
kararı almasının arka planında “Siyasi gerilimden dolayı cemaat medyasını
reklam planlamasına dahil edemediği için hükümete yakın medya gruplarını
cezalandırmak” olduğu iddia edildi. Şahbaz’ın devlet içerisinde “paralel yapı”
olarak bilinen kesimlere de yakın olduğu öne sürüldü.
İHALEYİ ALAN
ARSEL REKLAMCILIK:
BU LİSTELERİ İHALENİN EKLERDE BULDUK!..
TP’nin reklam
ihalesini Arsel Reklam isimli şirket yetkilisi Ülke Haber’in konuyla ilgili
sorularını yanıtladı. Şirket yetkilisi reklam işlerini teknik şartnamesi olan
ihale usulu ile aldıklarını ve fiyatlandırma sürecinin TP tarafından
yapıldığını açıkladı.
Yetkili “Hazırlanan
şartnamede kurumun yazmış olduğu TV kanalları vardı. TV kanallarına göre satın
alma yapıldı. Medya planlaması bizim tarafımızdan gerçekleşmedi. Kurum kendi
belirliyor. İsim isim bizlere medya kanallarını verdi. Şartnamelerde değişim
söz konusu değil. Tematik kanallarla ilgili medya takipleri ve raporlarını
yapıyor ve kurumlara veriyoruz. Şirketin istediği kanallarla ilgili
fiyatlandırma yapıyoruz. Bunun dışına çıkmamız söz konusu değil, zaten şirketin
böyle bir talebi de olmadı. Turkuaz Medya Grubu, Kanal 7 Grubu, Star Medya
Grubu’nun kanalları yoktu.” dedi. Yetkili, reklam
kampanyasına dahil edilmeyen kanalların şirket tarafından yapılan bir ön
inceleme neticesinde “pahalı” bulunmuş olabileceğini ve bu yüzden listeye dahil
edilmemiş olabileceği tamininde bulundu. Radyolar konusunda da kurumun 4-5
yıldır benzer çalışma yaptığını aktaran yetkili kurumun 81 il için tasvip
ettiği radyo listesi olduğunu söyledi.
Yetkili; listenin
tamamen kurumun kendi bünyesinde yapıldığını ve bu yolla ihaleye çıkıldığını anlattı. Medya
kuruluşlarından edinilen bilgide ise kurumun kendilerinden reklam teklifi
istemediği bilgisi çıktı.
TÜRKİYE
PETROLLERİ İDDİALAR İÇİN NE DEDİ?
Ülke Haber,
Türkiye Petrolleri’nin reklam verirken bazı medya kuruluşlarına çifte standart
uygulamasını ve paralel yapı iddialarını Genel Müdür Harun Şahbaz’ın
cevaplaması talebiyle kuruma sordu.
Soruları
yanıtlayan Türkiye Petrolleri, 2014 yılı Medya Satın Alma ihalesi; 4734 sayılı
Kamu İhale Kanunu’nun 19. maddesi açık ihale usulüne göre yapıldığını,
Elektronik Kamu Alımları Platformu’nda, Basın İlan Kurumu aracılığı ile yerel
basında ve Şirket kurumsal web sitesinde ilan edilerek yayınlandığını
hatırlattı. Ülke Haber, izlenme
oranları ölçümlenen ve ratingleri diğer medya kuruluşlarına göre yüksek olan
Turkuaz, Star ve Kanal 7 Medya Grubu’nun planlama dışında tutulmasının özel bir
nedeni olup olmadığını ve kanal seçimde herhangi sübjektif
kriterlerin dikkate alındığını sordu.
Türkiye
Petrolleri; soruya genel bir yanıt vermekle yetindi. Kurum açıklamasında Medya
Satın Alma İhalesi ile ilgili teknik şartnamede kanal ve radyo isimlerinin
yazılması alınan hizmetin ihale öncesi istekli firmalarca fiyatlandırılabilmesi
için bir gerekli olduğunu 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 12. Maddesi
gereğince, Teknik şartnamelerde İdareler ne satın almak istediğini tüm özellikleriyle
belirtmek durumunda olduklarını vurguladı.
Kurum
fiyatlandırma için kanal bildirmemiz şart derken, seçimin hangi kritere
göre yapıldığına değinmedi. Radyo seçiminde de aynı tutum izlendi. Ratingleri
ölçülen medyanın tercihinde kurumun verdiği karar şüpheleri artırırken, tematik
ve ölçümlenemeyen medya kuruluşlarında ise ayrı bir garabet vardı. Tematik kanallar
içerisinde Yaban TV, Bereket TV, Supersport gibi kanallar yer alıyordu. Kurumdan gelen
açıklamada bu kanalların tercih gerekçesi olarak “Medya planlamasının
belirlenmesinde; hedef müşteri kitlesi ve bayi ağına uygun olması, ekonomik
olması, marka bilinirliğine optimum katkıyı sağlaması, medya planının
uygulandığı zaman dilimi içerisinde maksimum sayıda farklı ilgi ve meslek
gruplarından kişiye ulaşması temel kriterler olmuştur” bilgisine yer
verildi.
Söz konusu
kanalların bu kriterlerle ne kadar uyduğu merak konusu olurken seçim işleminde
hangi ölçme kriterine başvurulduğu ise muallakta kaldı. Türkiye
Petrolleri’nin basın yayın kuruluşları arasında ayırım gözetmediği iddia edilen
açıklamada çeşitli medya kuruluşlarında yer alan, şirket çalışan ve
yöneticilerini, bir takım grup ve yapılanmalar ile ilişkilendiren haberler
tamamen gerçek dışı olduğu iddia edildi. Kanalların
yeterlilik kriterlerinin kurum içinde yapılmasına rağmen; Türkiye
Petrolleri’nin reklam yatırımında da şeffaf, tarafsız ve şirket çıkarlarına en
uygun şekilde davrandığı, medya planlamasının, profesyonel bir gözle maliyetleri
ve hedef kitleye etkisi göz önüne alınarak yapıldığı öne sürüldü.
BAHANELER ÇUVALA
SIĞMIYOR
Verilen cevapta,
Turkuaz, Star ve Kanal 7 Medya Grubu televizyon ve radyolarının hiçbirinden
reklam teklifi bile istemeyen TP, bu medya kuruluşlarının şirket çıkarları ile
uyuşmadığını, maliyetlerinin yüksek olduğu ve hedef kitle üzerinde etkisiz
olduklarını ima etti.
Türkiye’de TÜİK
verilerine göre her 4 kişiye yaklaşık olarak 1 otomobil düşüyor. Söz konusu
dört kişiden biri de potansiyel araç kullanıcısı ve TP’nin hedef kitlesi
içerisinde yer alıyor. Şirketin kendi içerisinde Genel Müdür kriterleri ile yapılan
değerlendirmede izlenme oranları dikkate alınmıyor, reklamın hedef kitleye
etkisi subjektif kriterlere göre belirleniyor ve teklif dahi alınmayan
kanalların reklam birim fiyatlarının yüksek olduğu iddia ediliyor. 250 istasyonu
ile Türkiye’nin Milli Markası olma yolunda ilerleyen Türkiye Petrollerinin
Genel Müdürünün imza attığı reklam skandalı kurumun itibarına ve imajına büyük
zarar vereceğe benziyor.
(ÜLKE HABER) hakan.goksel@ulkehaber.com
(23.07.2014, Güncelleme: 31.07.2014)
EDİTÖRÜN NOTU: “ülke.com.tr”
de Anadolu Ajansı, DHA ve İHA kanallarından sistemimize geldiği gibi ve hiçbir
editöryal müdahale yapılmadan yayınlanmaktadır. Bu bölümde yayınlanan bütün
haberlerin hukuki muhatabı haberleri geçen ajanslardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder